ATATÜRK MÜZESİ’NDE BİR GÜN
- 10 Kas 2021
- 2 dakikada okunur
Bir Atatürk Haftası’ nı daha verimli bir şekilde geçirdik.
Peki sınıf içinde Atatürk’ü tanımak için neler yapılabilir? Ya okul dışında?
Belki de en güzeli Atatürk’ün evine gitmektir. Bakın neler yapmışız?
Çocuklar beş yaşına gelene kadar birçok bilgi ile donanmış oluyor. Her şeyi ezberden söylüyorlar. Yaptığımız çalışmalar onların hayatında bir iz bırakıyor mu? Eğer karşılaştırmalı ve duyguya yönelik bir çalışma yapmıyorsak çok çok azı akıllarında kalıyor olmalı.
Gelelim neler yaptığımıza…
Atatürk’e dair neler bildiğimizi listeledik. Atatürk hakkında neleri merak ettiğimizi birbirimizle paylaştık.
Neler seviyordu?
Spor yapıyor muydu?
Kitap okuyor muydu?
İngilizce konuşabiliyor muydu?
Evindeki yatağı, tabağı, bardağı nasıldı?
Bunlar merak edilenlerden sadece birkaçıydı.

Atatürk’ü anlatan çeşitli videolar izleyip, kitaplar inceledik. Ayak numarasının 42 olduğu söyleniyordu. Hemen bir kalıp çıkarttık. Bizim ayağımızdan ne kadar büyük olabilirdi? Kendi ayaklarımızı kalıp ile karşılaştırdık. Bizimkinden epey büyüktü. Aynı şekilde boylarımızı da karşılaştırdık. Kraft kağıtlarına çizerek ölçümler yaptık. Bazıları babalarının Atatürk’ten daha uzun olduğunu paylaştı. Gerçek yaşam ile bağlantı kurduk. İzlediğimiz videolarda Atatürk’ün karnıyarık, etsiz kuru fasulye ve pilavı sevdiği, Fox (köpeği) ve Sakarya (atı) ile oynamaktan keyif aldığı, yüzmeyi ve bilardo oynamayı çok sevdiği söyleniyordu. Kendi sevdiklerimiz ile Atatürk’ün sevdiklerini çizdik, birbirimize anlattık.
En merak ettiğimiz Atatürk’ün eviydi. İzmir Alsancak Atatürk Müzesi’ne giderek bu merakımızı da dindirdik.
Her bir odasını karış karış gezdiğimiz mekanda fark ettiğimiz birçok şey oldu. “Lambalar neden bu kadar yüksekteydi ve aşağıya inip yukarı çıkabiliyordu? Evin mutfağı neden yoktu? Banyoda duşa kabin niçin yoktu?” gibi soruları süreç boyunca düşündük ve nedenini tartıştık.
Müze içinde kırmızı beyaz kurdelelerimizle müzik eşliğinde “Bilgi Dansı” çalışması yaptık. Dans ettik, müzik durduğunda verilen kelimelerden bir cümle oluşturmaya çalıştık ya da eksik bırakılan cümleleri tamamlamak için uğraştık.

Ör: “Atatürk ve kıyafet” Kimi öğrenci “Atatürk kıyafetlerini kendi tasarlarmış.” dedi. Kimisi “Atatürk beyaz kıyafetler giymeyi tercih edermiş.” dedi. “ Atatürk’ün en sevdiği yemek …..” ve daha fazlası.

Müzeyi gezerken hangi katta neler olduğunu hafızamıza kaydetmeye çalıştık. Çünkü yapmamız gereken önemli bir iş daha vardı. Kroki tamamlamak. İki sayfa şeklinde tasarladığımız krokide evin girişinden merdivenlerine, odalarına tüm ayrıntılar kutucuk şeklinde belirlenmişti. Hangi odada ne vardı? Algıladıklarımızı hatırlamaya çalıştık, bolca konuştuk, aklımızda kalanları resmettik. Ortaya renkli çizimler çıktı.
Biraz da eğlenceli oyunlar oynayalım dedik. Atatürk zorlu şartlarda bile hiç pes etmeden çalışmış ve halkını kurtarmak için çabalamıştı.

Biz de hulahop ile elleri kullanmadan zorlu bir oyun oynamak istedik. Çemberde ellerimizi hiç bırakmadan hulahop içinden geçmek eğlenceli ve oldukça zordu. Hele ki oyuna birden fazla hulahop girdiğinde…
Okula döndüğümüzde herkes yorgun ama keyifliydi. Atatürk kahramanımızdı ama bizim gibi de bir insandı. Çok çalışmak ve umutlu olmak gerekiyordu.
Umutlu günler geçirmeniz dileğiyle...

İzmir Atatürk Müzesine sanal olarak ziyaret etmek isteseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Comments